Vatan KIRIM.
Bahçesaray , Kırım Özerk Cumhuriyeti’nde bir kent. Kırım Tatarcasında Bağçasaray olarak adlandırılır. (44°45’K – 33°52’D) .
15. yy’dan 18. yy’a kadar Kırım Hanlığı’na başkentlik yapmış Bahçesaray Akmescit’in 32 km güneybatısında, 30 bin nüfuslu bir kasabadır. Kırım Tatarlarının tarihi başkentidir. Kırım’ın tarım havzasında yer alır. Kırım Dağları’nın kuzey ve orta sırtları arasında Çürüksu deresinin vadisinde kuruludur. Adını Kırım Hanı Mengli Giray’ın yaptırdığı hanlık sarayından alır.
En önemli görülmesi gereken yerleri Hansaray ve adına şiirler yazılan Gözyaşı Çeşmesi .
Puşkin “Бахчисарайский фонтан” (Bahçisarayskiy Fontan, yani Bahçesaray Çeşmesi) şiirini bu çeşmeden esinlenerek yazmıştır. Puşkin’in bu meşhur şiiri sayesinde Bahçesaray ismi orjinal haliyle kalmıştır. Kent şu anda tüm dünyada bu haliyle yani Bahçisaray olarak anılmaktadır.
Konu başlıkları |
İdari Merkezler
Kentler
Bahçesaray
Kasaba ve Köyler
Acıbulat (Uglovoe), Akşeyh (Krasnaya Zarya), Aktaçi (Furmanovka), Albat (Kuybişevo), Alma Kermen (Zavetnoe), Alma-Tamak (Pesçanoe), Alma-Tarhan (Krasnoarmeyskoe), Aramköy (Jeleznodorojnoe), Arançi (Suvorovo), Aromat (Vitim), Bazarçık (Poçtovoe), Bi-El (Dorojnoe), Biya Sala (Verhoreçye), Biyeli (Gorlinka), Yeni/Novıy Bodrak (Trudolübovka), Bürlük (Rus köyü – Kastani), Burluk (Tatar köyü – Vilino), Aşağı Duvanköy (Verhnimduvankoem), Yukarı Duvanköy (Verhne Sadovoe), Efendiköy (Ayvovoe), Eski Yurt (Podgorodnoe), Fotisala (Golubinka), Gavro / Hanışköy (Otradnoe), Golümbey (Nekrasovo / Nekrasovka), Ideşel-i (Malovidnoe / Nagornoe), Kalımtay (Tenistoe), Yukarı Kermençik (Visokoe), Kişen (Goreloe), Kiyat-Aktaci (Furmanovka), Kobazi (Malinovka), Kocukeli (Sevçenkovo), Koçkareli (Branskoe), Kökköz (Soklinoe), Kokluz (Bogatoe Utsele), Kosdegirmen (Preduselnoe), Kouş (Şelkoviçnoe), Mahuldur (Nagornoe), Manguş (Prohladnoe / Partizanskoe), Markur (Polyana), Muhuldur (Malovidnoe), Mussali (Holmovka), Otarçık (Novoulyanovka), Oteseli (Koçerglno), Oysunköy (Rastutseye), Büyük Özenbaş (Sçastlivoe), Pıçki (Baştanovka), Sakav (Kosnoyaziçiy), Sakul (Novopavlovka / Samohvakovo), Salaçık (Staroselye), Stila (Lesnikovo), Süren (Siren), Suri (Kudrino), Büyük Süren (Bolsoe Sadovoe / Tankovoe), Küçük Süren (Maloe Sadovoe), Süyürtaş (Belokamennoe), Tatarköy (Masino), Tavbodrak / Tav Badrak (Skalistoe), Teberti / Tiberti (Turgenevka), Tole (Daçnoe), Topçiköy (Dolinnoe), Ulaklı (Glubokiyar / Glubokiy Yar), Ulu Sala (Sinapnoe / Zelenoe), Uppa (Rodnoe), Yanco (Putilovka), Biyük Yaşlav (Repino), Küçük Yaşlav (Viktorovka), Yenisala (Novopole), Zalanköy (Holmovka), Zamruk (Beregovoe).
Bahçesaray yönetim birimi 1.600 km2 yüzölçümünde, 81 köy, 3 kasaba ve 1 kentten müteşekkil 100.000 nüfuslu bir rayondur. Rayon merkezi Bahçesaray’ın nüfusu 30.000’dir.
Rusça | Okunuşu | Kırım Tatarca | Türkçe |
Şehir | |||
Бахчисарай | Bahçisaray | Bağçasaray | Bahçesaray |
Kasaba | |||
Научное | Nauçnoye | ||
Куйбышево | Kuybışevo | Albat | |
Большое Сабовое | Bolşoye Sabovoye | ||
Высокое | Vısokoye | Yukarı Kermençik | |
Малое Садовое | Maloye Sadovoye | ||
Новоульяновка | Novoulyanovka | Otarçık | |
Танковое | Tankovoye | Büyük Süren | |
Почтовое | Poçtovoye | Bazarçık | |
Заветное | Zavetnoye | Alma Kermen | |
Зубакино | Zubakino | ||
Казанки | Kazanki | Atçeut | |
Малиновка | Malinovka | Lenka Kabazi | |
Нововасильевка | Novovasilevka | ||
Новопавловка | Novopavlovka | ||
Приятное Свидание | Priyatnoye Svidaniye | ||
Растущее | Rastuşçeye | Oysunköy | |
Самохвалово | Samohvalovo | ||
Севастьяновка | Sevastyanovka | ||
Стальное | Stalnoye | Barın | |
Тополи | Topoli | – | |
Ароматненский поссовет | |||
Ароматное | Aromatnoye | ||
Викторовка | Viktorovka | Küçük Yaşlav | |
Маловидное | Malovidnoye | ||
Репино | Repino | ||
Розовое | Rozovoye | ||
Верхореченский поссовет | |||
Верхоречье | Verhoreçye | Biya Sala | |
Баштановка | Baştanovka | Pıçki | |
Кудрино | Kudrino | Şurı | |
Машино | Maşino | Tatarköy | |
Предущельное | Preduşçelnoye | Koş Degermen | |
Синапное | Sinapnoye | ||
Вилинский поссовет | |||
Вилино | Vilino | Bürlük | |
Рассадное | Rassadnoye | ||
Голубинский поссовет | |||
Голубинка | Golubinka | Fotisala | |
Аромат | Aromat | – | |
Богатое Ущелье | Bogatoye Uşçelye | Köklüz | |
Нижняя Голубинка | Nijnaya Golubinka | ||
Новополье | Novopolye | Yanı Sala | |
Поляна | Polyana | ||
Путиловка | Putilovka | Yanco | |
Соколиное | Sokolinoye | Kökköz | |
Солнечноселье | Solneçnoselye | ||
Долиненский поссовет | |||
Долинное | Dolinnoye | Topçuköy | |
Новенькое | Novenkoye | Aramköy | |
Фурмановка | Furmanovka | Aktaçı | |
Железнодорожненский поссовет | |||
Железнодорожное | Jeleznodorojnoye | ||
Белокаменное | Belokamennoye | Süyürtaş | |
Дачное | Daçnoye | Tole | |
Мостовое | Mostovoye | ||
Речное | Reçnoye | ||
Сирень | Siren | ||
Тургеневка | Turgenevka | Tiberti | |
Зеленовский поссовет | |||
Зеленое | Zelenoye | ||
Богатырь | Bogatır | ||
Многоречье | Mnogoreçye | ||
Нагорное | Nagornoye | Mahüldür | |
Плотинное | Plotinnoye | ||
Счастливое | Sçastlivoye | Büyük Özenbaş | |
Каштановский поссовет | |||
Каштаны | Kaştanı | – | |
Отрадное | Otradnoye | Hanışköy | |
Кочеергино | Koçeyergino | – | |
Шевченково | Şevçenkovo | Kocukeli | |
Красномакский поссовет | |||
Красный Мак | Krasnıy Mak | Büyük Karalez | |
Залесное | Zalesnoye | Yukarı Karalez | |
Холмовка | Holmovka | Zalanköy | |
Ходжа Сала | Hoca Sala | ||
Песчановский поссовет | |||
Песчаное | Pesçanoye | Alma-Tamak | |
Береговое | Beregovoye | Zamruk | |
Плодовский поссовет | |||
Плодовое | Plodovoye | Azek | |
Брянское | Brayanskoye | Koçkar-Eli | |
Горка | Gorka | – | |
Дубровка | Dubrovka | – | |
Дорожное | Dorojnoye | Bi-El | |
Скалистовский поссовет | |||
Скалистое | Skalistoye | Tav-Badrak | |
Глубокий Яр | Glubokiy | Ulaklı | |
Прохладное | Prohladnoye | ||
Трудолюбовка | Trudolyubovka | Köbek | |
Табачненский поссовет | |||
Табачное | Tabaçnoye | Acı Ahmat | |
Тенистовский поссовет | |||
Тенистое | Tenistoye | Kalımtay | |
Айвовое | Ayvovoye | ||
Красная Заря | Krasnaya Zarya | Ak Şeyh | |
Некрасовка | Nekrasovka | ||
Суворове | Suvorove | Arançi | |
Угловский поссовет | |||
Угловое | Uglovoye | Acı Bulat |
Tarih
Bölge 4 bin yıldır insanoğluna yerleşim imkanı sunmuştur. Birkaç yüzyıl boyunca Kırım Osmanlı hakimiyeti altında, Kırım Tatar hanları tarafından yönetilmiştir. Şimdiki Bahçesaray 15. yüzyılda Kırım Hanlığı tarafından başkent olarak kurulmuştur. Kırım Hanı I. Mengli Giray Han’ın Salacık’taki sarayı 16. yy’ın başlarında (Hansaray’daki Demir Kapı’nın üstündeki kitabede 1503 – 1504 tarihleri yer almaktadır) şu anki yerine (Hansaray) taşımasından sonra, yerleşim büyümüş, mamur bir hale gelmiştir. Hansaray’ın yapımında yerel ustaların yanısıra, Rus ve Ukraynalı esirler, İran, İtalya ve Anadolu’dan ustalar da çalışmıştır.
Evliya Çelebi’ye göre ise, şehir Cuci Han zamanında kurulmuştur. Ancak bu konuda elde kesin bir delil bulunmamaktadır. İsmini de bağ-bahçeler içerisinde bulunmasından dolayı almıştır.
I. Mengli Giray Han’dan sonraki hanlar zamanında bir yandan saraya yeni ilaveler yapılırken şehirde de pek çok yeni cami, çeşme, türbe vs yapılar inşa edilmiştir. III. İslam Giray Han (1644 – 1654) zamanında Hanlığın paraları da Çufutkale’deki darphane yerine Bahçesaray’da bastırılmaya başlanmıştır.
1628 yılında Ukraynalı Hetman (Ataman) M. Doroşenko Kırım’a karşı bir sefer düzenleyip, Kan-Temir Han’ın ordusunu Bahçesaray’da durdurmuştur. 1648 yılında B.Khmelnytsky liderliğindeki bir heyet Bahçesaray’a gelmiş ve Han ile Lehistan’a karşı savaş için ittifak kurmuş, bir Tatar süvari birliğini safına katmıştır. Bu birliğin sağlanması için Hetman B.Khmelnytsky oğlunu ve bazı seçkin Kazakları Bahçesaray’da esir olarak bırakmayı kabul etmiştir. 1675’te Zaporozhyan lideri 1. Sirko komutası altındaki Kazaklar Bahçesaray’ı ele geçirmiş ve birçok esiri kurtarmıştır.
İlk Osmanlı-Rus Savaşı olan ve Osmanlı Ordusunun Rus ve Leh Ordularını yendiği 1677 – 78 Çehrin Seferi sonunda imzalanan ilk Osmanlı-Rus anlaşması olan “Bahçesaray Barışı” 11 Şubat 1681’de Bahçesaray’da imzalanmıştır.
Bahçesaray, hanlığın zayıflamasına paralel ilk olarak 1736’da Kont Buchard Cristoph von Münnich komutasındaki Rus ordularının saldırısında ağır bir tahribata uğramış, Hansaray’daki pek çok kıymetli eser ile birlikte şehirde de binlerce ev yanıp yok olmuştur. 1783’te Kırım Ruslar tarafından ilhak edildiğinde Bahçesaray’da 31 cami, 2 kilise, 2 sinagog, 2 hamam, 16 han ve 1.561 ev bulunmaktaydı.
Rusların Kırım’ı işgalinin ardından Akmescit yeni idari merkez olsa da Bahçesaray, Kırım Tatarları açısından önemini daima korumuştur. Büyük fikir adamı, gazeteci, yazar, eğitimci İsmail Bey Gaspıralı bu şehirde Tercüman adlı gazetesini yayımlamış, batı tarzında eğitim veren ilk Usul-ü Cedid mektebini de yine bu şehirde açmıştır. 1917’de kurulan Kırım Demokratik Cumhuriyeti’nin başkenti de yine Bahçesaray’dı.
Açlık yıllarındaki Bahçesaray “ölüler şehri” olarak tasvir edilmekte ve yaşayanların ölülerden az olduğu belirtilmekteydi.
1926 yılında yapılan sayımda Bahçesaray’ın nüfusu 10.000 civarındaydı ve bunların hepsi Tatardı. Zengin bir kültürel mirasa sahip olan Bahçesaray Stalin döneminde ağır bir tahribata uğradı. Özellikle 1944 sürgünü ve sonrasında pek çok tarihi eser tahrip edildi veya kaderine terkedildi. Bu tahribat elbetteki Bahçesaray’ın ilerleyen senelerde de yeterince gelişememesine yol açmıştır.
İklim
Günümüzde Bahçesaray
Bahçesaray’ın günümüzde nüfusu 30.000 civarındadır. Kırım Tatarlarının 1989’dan itibaren kitleler halinde yeniden vatanlarına dönmesi sürecinde Bahçesaray’a da önemli ölçüde Kırım Tatarı yerleşmiştir. Ekonomisi tarımsal üretime ve bağlı yan sanayiine dayalıdır. Ayrıca turizm sektörü de gelişmiştir. Özellikle yaz aylarında Bahçesaray’a çevresindeki pek çok tarihi eserden dolayı binlerce turist gelmektedir. Hristiyan Ukrayna’dan farklı olarak Bahçesaray müslüman doğu kimliği ve mimarisi ile tamamen farklı bir görünüm sergilemektedir.
Tarihi ve Mimari Eserleri ile Doğal Güzellikleri
Hansaray, 16. – 18. yy
Hansaray şüphesiz Bahçesaray’ın en meşhur yeridir. Kırım hanlarının sarayı Hansaray, Topkapı sarayının küçük ama zarif bir benzeri gibidir. Tatar Elhamrası da denilen Hansaray, içinde barındırdığı birbirinden kıymetli sanat eserleriyle ve hikayeleriyle ziyaretçilerini derinden etkiler. Vaktiyle atlı süvarilerin volta attığı sarayın avlusunda, artık sarayı gezebilmek için sırasını bekleyen kalabalık turist grupları beklemektedir. Sarayı rehberiniz eşliğinde gezmeye başladığınızda her köşede size anlatılacak ayrı bir tarihin ve hikayenin olduğunu göreceksiniz. Gözyaşı çeşmesinde mermere işlenen bir sevdayı, Puşkin’in Bahçasaray Çeşmesi şiirinin mısralarında ise, bu büyük aşkın ölümsüz izlerini bulursunuz. Demirkapı size Kırım Hanlığı’nın haşmet ve gücü hakkında ipuçları verecektir. Altın Çeşme, geçmişteki zenginliğinden izlerini taşırken, Altın Oda’da azamet ve ihtişamı, Harem’de geçmişin gizemlerini derinden derine teneffüs edersiniz aslında. İki minareli Hancamii ise estetiğin semaya açılan zarif elleridir.
Hansaray ile ilgili daha detaylı bilgi için bakınız Hansaray.
Tahtalı Camii, 1707
Hansaray’dan Gaspıralı Müzesi ve Zincirli Medrese’ye doğru gidildiğinde yolun hemen sağ tarafında yer alan şirin bir camidir. 1707 yılında Selim Giray Han tarafından yaptırılmıştır. Komünizm döneminden hiç olmazsa yıkılmadan günümüze ulaşabilen ender yapılardandır. Cami 16 köşeli minaresi ile meşhurdur.
Mustafa Camii
Bahçesaray’ın ara sokaklarındaki minaresi yarıdan yıkılmış vaziyetteki cami uzun yıllar depo olarak kullanıldıktan sonra 2003 yılında geri alınmış ve restore edilerek ibadete açılmıştır.
İsmihan Camii
Mustafa Camii’nin bulunduğu sokağın devamındaki cami ise, Mustafa Camii kadar şanslı değil, sadece dış duvarları ayakta kalan caminin içi harap durumdadır ve de mahalleli fanatikler tarafından ısrarla çöp dökme yeri olarak kullanılmaktadır.
İsmail Bey Gaspıralı Müzesi
Bakınız: İsmail Bey Gaspıralı Müzesi
Zincirli Medrese
Bakınız: Zincirli Medrese
Gaspıralı’nın Mektebi ve Mezarı
Hacı Giray Han türbesinin hemen yanında büyük fikir adamı, gazeteci, eğitimci ve yazar İsmail Bey Gaspıralı tarafından yaptırılan iki katlı Usul-ü Cedid Mektebi yer almaktadır. Kırım ve Türk dünyasının aydınlanmasında kurduğu batı tarzı eğitim veren Usul-ü Cedid Mektepleri ile büyük bir çığır açan Gaspıralı, bu okulun inşasında bizzat çalışmıştır. Daha birkaç yıl öncesine kadar Akıl hastanesinin binalarından biri olarak kullanılan Mektep, bütün binalar boşaltılıp bu tarihi bölge Kırım Tatarlarına iade edildikten sonra, İsmail Bey Gaspıralı’nın 150. doğum yılı kutlamaları çerçevesinde restore edilmiştir. Bu binanın da yeniden Kırım Tatar Milli Mektebi olarak faaliyete geçirilmesine çalışılmaktadır.
Türbe ve mektebin tam karşısında, İsmail Bey Gaspıralı’nın Kabri yer almaktadır. 11 Eylül 1914’te ölümünü müteakip bahçeye defnedilen gaspıralı’nın mezarı, komünizm döneminin yıkımından nasibini fazlasıyla almıştır. Mezar, 1944 sürgününün ardından tahrip edilmiş ve 1970’lerde de tamamen ortadan kaldırılmıştır.
Gaspıralı, herhalde mezarının başına gelecekleri tahmin etmiş olsa gerek, bir şiirinde;
Doğmuşum ben Avcıköy’de
Bin sekizyüzelli birde.
Mekanımdır bahçesaray,
Mezarım kim bilir nerede?
demekteydi… Bir mezar taşından bile mahrum bırakılan Gaspıralı’nın bu son istirahatgahı, 2001 yılında doğumunun 150. yılı münasebetiyle ismine yaraşır bir biçimde restore edildi ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Leonid Kuçma’nın da iştirak ettiği büyük bir törenle ziyarete açıldı.
El Sanatları Merkezi
Kırım’ın Yeniden Doğuşu Vakfı ve Marama Teşkilatı ’nın girişimleriyle TİKA ’nın desteğinde gerçekleştirilen bir proje ile Kırım’da unutulan el sanatlarını yeniden canlandırmak gayesi ile bir proje başlatılmıştır. Bu maksatla, Bahçesaray’da kurulan bir merkezde Ayder Usta tarafından gümüş kakmacılık çalışmaları yürütülmekte ve derleme çalışmaları yapılmaktadır.
Bu merkezde ayrıca amatör bir tiyatro topluluğu da faaliyettedir. Kırım genelinde en saygın ve kaliteli edebiyat dergisi olarak kabul edilen ve Latin harfleri ile Tatarca basılan Günsel dergisi nin yönetim ve idare merkezi de yine burasıdır. Reçnaya Sokağı 125-A’daki Marama Teşkilatı merkezinden çeşitli hediyelik eşyalar (başta gümüş işlemeler olmak üzere, Kırım Tatar Milli kıyafetli süs bebekleri vs) satın alınabilmektedir.
Sviato Uspensky (Dormition / Saint Assumption) mağara manastırı
Çufutkale’nin eteklerinde kaleye çıkış yolu üzerinde yer alan bir diğer önemli yapıdır. Hansaray’ın biraz aşağısındaki kompleks içinde sarp kayalıklar içinde Rumlar tarafından vadinin kireçtaşı duvarları oyularak inşa edilmiş 8. yüzyıldan kalma bir Ortodoks manastırı dır. 15. yy’da yapıldığı da söylenir. Vaktiyle Trabzon’daki Sümela Manastırı’na bağlı olarak faaliyet gösteren bu manastıra özellikle 2000 senesinden beri Rusya tarafından milyonlarca dolarlık yardım yapılmış, manastır restore edilerek çevresi de düzenlenmiştir. Ruslar Kırım’daki kendileri tarafından yapılmayan bu tip tarihi yapıları büyük paralar harcayarak restore ettirmekte ve bu dini yapıların Ruslara ait olduğunun propagandasını yapmaktadırlar.
Söylenenlere göre; bu kayalıklarda dolaşan bir çoban mucizevi bir şekilde kayalıkların tepesinde mum ışığında aydınlanan Meryem Ana ikonu ’nu görür. O zamanın yerel prensi bu ikonu sarayına getirtmeyi emreder. Yalnız ertesi sabah uyandığında bu ikonun tekrar eski yerine döndüğünü görür. Daha sonra birkaç defa daha ikonu götürme girişimi yapıldıysa da sonuç hep aynı çıkmıştır. İnsanlar bu şekilde bu ikonun göründüğü yerde kalmasının en mantıklı yol olduğu sonucuna varmışlardır. Bunun sonucunda kayalıkların 20 metre yukarısına bir mağara içine küçük bir şapel (küçük kilise) işa etmişlerdir. İkon şapel içine yerleştirilmiştir. 15. yy’dan beri buranın dini bir önemi vardır.
Manastırın kuruluşu ile ilgili bir başka hikaye de şu şekildedir; Yöredeki sığırları ve insanları avlayan büyük bir yılan veya ejderha vadide görülür. Yörede yaşayan Hristiyan Yunan ve Cenevizliler Meryem Ana’ya kendilerini bu canavardan kurtarmaları için dua ederler. Bir gece buradaki kayalıklarda bir mumun yandığını görürler. Oraya dikkatlice baktıklarında mumun yandığı yere doğru basamakların çıktığını görürler. Mum ışığında Meryem Ana’nın tasvirini ve yanında da canavarn ölmüş halini görürler. İnsanlar canavarı birçok parçaya bölüp, onu yakarlar. O günden sonra bölge kutsal bir mabet olur.
Vadiye önceleri Yunanlılar sonra da Cenevizliler yerleşmiştir. Bölgede 6. yy’dan kalma Hristiyan mezarları vardır. Manastır Tatar hakimiyetindeyken de işlevini sürdürmüştür. Tatarların zamanında Çufutkale’de tutulan bazı Rus mahkumların burada hizmet vermesi sağlanmıştır. Ayrıca Rus elçilerinin burayı ziyaret etmelerine de izin verilmiştir. Sovyet döneminde az işlev görmüştür. 1917 devriminden 7 yıl sonra hükümet tarafından kapatılmıştır. 1990’ların başında keşişler manastıra geri dönmeye başlamışlar ve ciddi bir restorasyona girişmişlerdir. Solmuş, havayla temastan dolayı zarar görmüş 19. yy’da boyanmış orjinal ikonlar restore edilmeye çalışılmaktadır. Manastırın girişinde dış tarafta Aziz George duvar boyamaları vardır. Buradaki Fatih St. George kalkanı 15. yy’dan beri Moskova kentinin kalkanı ve Rusya İmparatorluğu’nun başkent hanedanlık armasının sembolüdür.
Bahçesaray yakınlarındaki bu yüksek kayalıklar rüzgar ve yağmur gibi doğal nedenlerden dolayı sürekli aşınmaktadır. Bunun sonucunda oluşan mağaralar hayvanlar ve insanlar için doğal bir sığınak görevi görürler.
Çufutkale ve mağara kenti, 10. – 18. yy
Çufutkale ya da Çufut Kale görülmeye değer, günümüze kadar ulaşabilmiş bir Ortaçağ mağara kasabası dır. Daha geniş bilgi için bakınız Çufutkale.
Eskiyurt
Kırım Hanlığı’nın kuruluşundan önceki döneme ait çeşitli tarihi eserler (türbeler vs) Bahçesaray’ın hemen yanındaki Eskiyurt denilen köyde bulunmaktadır.
Evliya Çelebi burayı 350 haneli mamur bir köy olduğunu ve üç adet türbenin bulunduğunu belirtmekteydi.
Eskiyurt’taki iki türbe Kırım Hanlığı kurulmadan ve Bahçesaray başkent olmadan önceki senelerde yapılmışlardır. Üzerlerinde kitabeleri bulunmadığı için kesin bir tarih verilememektedir.
Türbeler hakkında geniş bilgi için, “Türbeler” alt başlığına bakabilirsiniz.
Eski Yurt hakkında ayrıntılı bilgi için bakınız: www.eskiyurt.org.ua
Mangupkale
Bahçesaray’ın hemen yakınlarında Starıe Şulı (Ternovka) köyü civarında tarihi bir kaledir. Daha detaylı bilgi için bakınız Mangupkale.
Salacık Mevkii
Evliya Çelebi Eski Salacık Kalesi diye burasını anlatır; «Beş mahalle, beş mihrabı vardır. Evvelce nice cami, hamam ve medrese varmış. Halâ Mengli Giray Han’ın Medresesi vardır. Celî hat ile üzerinde (Sahib Giray Han oğlu Mengli Giray) tarafından yaptırıldığı yazılıdır. Medreseye bitişik bir hamam, onun karşısında Cuci Giray Han Sarayı vardır. Etrafında dört kulesi, batıya bakan demir kapısı, içinde bir camii var. Sarayın yolu üzerinde de bir Adalet Köşkü var. Salacık’ın üst yanında, Cufud Kalesi dışında Aşlama Bahçesi ve Sarayları vardır. Her han tarafından burada altın yaldızlı, işlemeli, sanatlı maksureler, köşkler, salonlar, havuzlar, şadırvanlar yapılmıştır. Buradaki köşklerden Bahadır Giray Han’ın köşkü (1049), Mehmed Giray Han Köşkü (1052), diğer bir köşk de (1056) tarihlidir. Salacık’da Mengli Giray Han Sarayı yakınında Sahib Giray Han Medresesi, 17 adet sıbyan mektebi, 9 tekke, 70 adet çeşme vardır.» Evliya Çelebi’nin gördüğü ve adını verdiği bütün bu eserlerden ve diğerlerinden, yalnız yukarıda ele alınan Zincirli Medrese ile Hacı Giray Türbesi günümüze ulaşabilmiştir.
Türbeler, 14. – 17. yy
14. – 15 yy’dan kalma tarihi türbe “Antik Türbe”
Kırım Hanlığı’nın kuruluşundan önce, 14. yy’dan kalan bir eser de Bahçesaray yakınındaki Eskiyurt köyünde bulunan türbedir. Bulunan bu eserde muntazam kesme taş duvarların köşeleri düzlenmiş olup, evvelce sekizgen piramit bir külahla örtülü olduğu anlaşılıyor. Piramit külah yıkılınca, altından çıplak kubbe meydana çıkmıştır. Bu yapı aslında, Anadolu’da aynı devir kümbetlerinin bir benzeri olarak yapılmıştı. Önünde, bugün bir duvarı kalmış olan, tek gözlü revak biçiminde bir ziyaret yeri vardı. Doğusunda görülen dikdörtgen yüksek pencere ile batı ve güneydeki diğer pencerelerden içerisi aydınlanmaktadır. Kitabesi olmadığı ve yazılı kaynaklarda belirtilmediği için kime ait olduğu bilinmiyor.
15. yy’dan kalma “Eski Türbe”
Bahçesaray dışında bulunan diğer bir türbe 15. yy’dan kalmadır. Olgun nisbetleri ile Kırım Türk Mimarisi’nin en güzel eserlerinden biri olan bu türbe de, sekizgen piramit külah ile örtülü bir kümbet olarak yapılmıştı. Fakat burada piramit külah kare duvarlar ve basık sekizgen kasnak üzerinde yükseliyordu. Bugün yıkıldığı için altındaki çıplak kubbe görülmektedir. 1.40 m kalınlığındaki duvarlar itinalı kesme taşla kaplıdır. Sivri kemerli tak kapı derin bir niş halinde olup, etrafı dikdörtgen biçiminde silmeler ile çevrilidir. Basık yay kemerli kapının üstünde yüksek sivri kemerli bir alınlık vardır. Portal kemeri sade köşe başlıkları üzerine oturmaktadır. Cephe, iki yanında ve kemerin tepesinde yer alan üç yuvarlak rozetden başka süslemesi olmayıp, sade, âbidevî bir etki bırakmaktadır. Güney tarafta türbeye bitişik hazire yüksek duvarlar üzerine sivri kemerler ile çevrilidir. Türbenin kitabesi olmadığı gibi, haziredeki mezarlar da kaybolduğundan kimler için yapıldığı bilinmiyor.
1501 yılından kalma “Hacı Giray türbesi”
Salacık’daki önemli eserlerden biri olan, Kırım Hanlığı’nın kurucusu Hacı Giray Han türbesi, Han’ın 1466’da vefat etmesinden sonra I. Mengli Giray Han tarafından 1501 yılında yaptırılmıştır. Zincirli Medrese’nin giriş kapısının tam karşısındadır.
1441 yılında Altın Orda İmparatorluğu’nun zayıflamasının ardından hanlığını ilan eden Hacı Giray Han, kendi adına sikke de bastırarak hükümranlığını pekiştirmiş, kendisinden sonra gelenlere Giray ünvanının verilmesiyle de bir hanedanın kurulmasının temellerini atmıştır.
Türbe Anadolu’da 14. yy Beylikler Devri Mimarîsi’nin özelliklerini aksettirmektedir. Türbe, titiz bir işçilik gösteren kesme taş duvarlar üzerine, sekizgen kasnaklı ve kiremit kaplamalı basık bir kubbe ile örtülüdür. Eyvan biçiminde dışa taşan sivri kemerli tak kapı iki yandan kabartma zincirler ile çevrili olup, kiremit ile örtülüdür. Kubbenin etrafı da, duvarlara kadar kiremit çatı ile kaplanmıştır. Batı tarafında kare bir pencere açılmış ve köşe ince bir sütün ile yuvarlatılmıştır. Dış görünüşünün sadeliği yanında, tak kapının yan nişleri, zengin süslemeleri ile türbenin etkisini arttırmaktadır. Mukamas dolgulu yan nişler, köşe sütunları ve başlıklarına kadar kabartma rûmî, palmet ve kıvrık dallar ile işlenmiş, yanlardaki geniş bordüler de aynı şekilde kabartma olarak, kıvrık dallı rûmî ve palmetler ile süslenmiştir. Geniş bordur ile niş arasında uzanan burmalı ince halat silme iki bölümü birbirinden ayırmaktadır. İlk Kırım Hanı’nın türbesi olduğu için itinalı bir mimari ve zengin portal süslemeleriyle göze çarpan yapıda, 16. yy başında Anadolu’dan gelen etkilerin artmakta olduğu bellidir.
Rus işgalinin ardından bir dönem domuz ahırı haline getirilen ve sonra depo olarak kullanılan türbe, Zincirli Medrese ile birlikte acilen ciddi bir restorasyona ihtiyaç duymaktadır.
Gazi Mansur Türbesi
Çufutkale’nin eteklerinde kaleye çıkış yolu üzerindedir.Gazi Mansur hazretlerinin şehadeti destansı bir hikaye ile anlatılmaktadır. “Ruslarla yapılan savaşta kafası kopan Gazi Mansur isimli kahraman başını Ruslara bırakmamak için koltuğunun altında kilometrelerce ilerideki Bahçesaray’a ulaşıp, Çufutkale yolundaki mescide gelmiş ve burada ruhunu teslim etmiş. Akabinde de hemen oracığa defnedilmiştir. Patikanın 20 metre kadar aşağısında yer alan türbe ve mescid Ruslar tarafından tahrip edildiği için geriye pek fazla bir şey kalmamıştır.
16. yy’dan kalma “küçük sekiz köşeli türbe”
16. yy’dan kalma “Kubovydne türbesi”
16. – 17. yy’dan kalma mimber
Yararlanılan Kaynaklar ; Albayrak, M. Akif, Yeşil Ada Kırım , Türk Dünyası Kültür ve Sanat Derneği Yayınları, Ankara, 2004
Bölgedeki Diğer Önemli Yerler
Keçi Kanyon (Kachi Kalyon / Kachi Kalion / Kachi Kanion)
Bahçesaray ilçesinde Koşdeğirmen (Predushchelnoye) ile Pıçki (Baştanovka) köyleri civarında iki doğal grotto’nun yükseldiği büyük bir dağ kütlesidir. Büyük grotto üzerinde 9. yy’da inşa edilen ve daha sonraları Tatarlarca tahrip edildiği sanılan bir manastır harabesi vardır. Aziz Anastasia manastırı Keçi Kanyon’da 1850 yılında inşa edilmiştir. Buradaki su kaynağı hacılar için bir hac merkezi konumundadır. Bu kaynağın şifa dağıttığına inanılmaktadır. Keçi Kanyon’daki eski kilise restore edilmiş ve faaliyete geçmiş durumdadır. Yolun yanına yeni bir kilise daha inşa edilmiştir. Aziz Anastasia manastırı 1921 yılında kapatılmıştır. Birçok sayıda yapay mağara günümüze kadar ulaşmıştır.
Büyük Süren (Bolshoye Sadovoye / Tankovoe) köyü ve Süren (Syuyrenskaya) kalesi
Büyük Süren’deki tren istasyonunun Kırım Tatarları için ayrı bir önemi vardır. Sürgün zamanı bölgedeki birçok Kırım Tatarı buradaki istasyondan vagonlara bindirilerek, Orta Asya çöllerine, Urallara ve Sibirya’ya sürülmüşlerdir.
Tepe Kermen ve Kız Kermen mağara kentleri
Tatarköy (Mashino) civarındadır.
Bakla mağara kenti
Tavbodrak (Skalistoye) köyü civarındadır.
Eski Kermen mağara kenti ile Şuldan ve Çelter manastır harabeleri
Mangupkale gibi Eski (Starıe) Şulı (Ternovka) köyü civarındadır.
Ayrıca bakınız: http://bakhchisaray.ircha.net/ (fotoğraf albümü)
One comment
Pingback: İsmail Bey Gaspıralı Müzesi – Vatan KIRIM