İNKERMAN (İnkirman / Kalamita / İnşehri)
Akyar’ın hemen yanında 10.300 (2014) nüfuslu küçük bir kasabadır. Akmescit – Akyar yolu üzerindedir. Kale harabeleri ve harabelerin altındaki kayalıkta, Aziz Kliment adına kayalara oyularak yapılan bir mağara manastırı vardır.
Kırım’a elçi olarak gönderilen Polonyalı asilzade Marcyn Broniewski İnkerman Kalesi’nden; “Taştan yapılmış bir kalesi vardır. Kayalarında büyük ustalıkla oyulmuş mağaralar olduğu gibi, bir de cami vardır. Kent yüksek bir dağın tepesine kurulmuştur. Kentin Türkçe adı da mağaradan gelmektedir. İn – Mağara, Kerman – Şehir demektir. Eskiden büyük, her şeyi bol zengin bir şehirdi. Şehrin karşı tarafında 3 veya 4 mil uzunluğunda, birkaç fersah genişliğinde bir burun Karadeniz’in içine doğru uzanır. 3 tane limanı vardır (Akyar).” şeklinde bahsederken, Evliya Çelebi; “…Sultan İkinci Bayezid’in veziri Sencivan Paşa kaleyi Cenevizlilerin elinden almıştır. Kayalarında inleri çok olduğundan bu ad verilmiştir. Kale, denizden kuzeye beş bin adım içeridedir… beş köşelidir. Doğu tarafı beş yüz adım uzunluğunda kalın, yüksek, sağlam duvardır. Altı kulelidir… Kalenin dış varoşu doğusunda Müslüman mahallesi vardır. Üç yüz adet, üstleri toprak örtülü, taş duvarlı, kagir yapı, altlı ve üstlü tahtadan Tatar evleri vardır. Bu varoştan aşağı varoşa giderken yol üzerinde bir küçük hamam, bir mescit, Nureddin Sultan’ın bir sarayı vardır. Bağ ve bağçeler, havuzlar, fıskiyeler içinde bir saraydır. Bu aşağı varoşta 250 kadar toprak örtülü kâgir müslüman evleri vardır.” demekteydi. Burada bahsedilen Müslüman mahallesinden günümüze sadece Türk yapısı bir çeşme ulaşabilmiştir.